E-ticaret, yalnızca “internetten satış” değildir; nasıl satış yaptığınız ve değeri nasıl teslim ettiğiniz iş modelinizle belirlenir. Doğru modeli seçmek, sermaye ihtiyacından kârlılığa, lojistikten pazarlamaya kadar tüm oyun planınızı etkiler. Bu rehberde e-ticaret iş modellerini sade ama derin bir şekilde açıklıyor, artı/eksi yönlerini ve seçim kriterlerini netleştiriyoruz.
Günümüzde artık bir ürün veya hizmeti internet üzerinden satmak, geleneksel yöntemlere kıyasla çok daha yaygın ve etkili bir hale geldi. Ancak e-ticaret dünyasına adım atmadan önce, hangi iş modelinin sizin için en uygun olduğunu belirlemeniz kritik öneme sahiptir. Her model, farklı bir kitleye hitap eder ve kendine özgü işleyiş dinamikleri barındırır. İşte en yaygın e-ticaret iş modelleri ve detayları.

E-Ticaret İş Modeli Nedir?
Kime, neyi, nasıl ve hangi kanallarla sattığınızı tarif eden çerçevedir.
Kime? (tüketici, işletme, aracı platform)
Neyi? (fiziksel ürün, dijital ürün, hizmet)
Nasıl? (stoklu, stoksuz, abonelik, komisyon, kendi siteniz ya da pazaryeri)
Hangi kanallarla? (web sitesi, pazaryerleri, sosyal ticaret, mağaza)
B2C (Business to Consumer – İşletmeden Tüketiciye)
Bu, hepimizin en aşina olduğu e-ticaret modelidir. Bir işletmenin, ürünlerini doğrudan son tüketiciye satmasını ifade eder. En basit tabirle, online mağazalardan yaptığınız tüm alışverişler bu kategoriye girer. İşletmeler kendi web siteleri üzerinden veya büyük pazar yerleri (Trendyol, Hepsiburada vb.) aracılığıyla ürünlerini sergiler. B2C modelinde, işletmeler genellikle perakende satışa odaklanır ve milyonlarca potansiyel müşteriye ulaşma imkanı bulur.
Perakende mantığıyla, marka → son kullanıcı.
Artıları: Marka kontrolü, veri sahipliği, yüksek marj potansiyeli.
Eksileri: Trafik edinme maliyeti, iade/lojistik yükü sizde.
Örnekler: Trendyol, Amazon, Hepsiburada, Zara’nın online mağazası.
B2B (Business to Business – İşletmeden İşletmeye)
B2B modeli, adından da anlaşılacağı gibi, bir işletmenin başka bir işletmeye ürün veya hizmet satmasını kapsar. Bu modelde, alım satım işlemleri genellikle toptan veya toplu siparişler şeklinde gerçekleşir. Tedarik zinciri, hammadde temini veya ofis malzemeleri satışı gibi alanlarda B2B e-ticaret oldukça yaygındır. B2B işlemlerinde, fiyatlandırma ve sipariş süreçleri genellikle daha karmaşıktır ve uzun vadeli iş ilişkilerine odaklanılır.
Toptan, bayilik, kurumsal tedarik.
Artıları: Daha yüksek sipariş tutarı, uzun vadeli sözleşmeler.
Eksileri: Pazarlık yoğun, süreçler daha teknik (teklif, irsaliye, özel fiyat).
Örnekler: Bir hammadde tedarikçisinin bir üretim firmasına satış yapması, ofis mobilyası satan bir firmanın kurumsal şirketlere hizmet vermesi.
C2C (Consumer to Consumer – Tüketiciden Tüketiciye)
C2C modeli, tüketicilerin birbirlerine ürün veya hizmet satmasını sağlar. Bu model, genellikle kullanıcıların platforma kayıt olup kendi ilanlarını oluşturduğu pazar yerleri aracılığıyla işler. İkinci el ürünlerin alım satımı, koleksiyon eşyaları veya el yapımı ürünlerin takası bu modelin en popüler örnekleridir. Platformlar, bu alım satım işlemlerine aracılık eder ve genellikle bir komisyon karşılığında hizmet verir.
Bireyler arası satış, genelde pazaryeri aracılığıyla.
Artıları: Geniş ürün çeşitliliği, düşük giriş bariyeri.
Eksileri: Güven ve kalite standardı platform kurallarına bağlı.
Örnekler: Sahibinden.com, Letgo, Dolap.
C2B (Consumer to Business – Tüketiciden İşletmeye)
C2B modeli, tüketicilerin bir işletmeye ürün, hizmet veya değer sunmasını ifade eder. Bu model, diğerlerine göre daha az yaygın olsa da, özellikle dijital dünyada önemli bir yer edinmiştir. Örneğin, bir freelance yazarın makale yazarak bir firmaya hizmet satması, bir fotoğrafçının çektiği fotoğrafları bir ajansa satması veya anket doldurarak veri sağlayan tüketiciler bu model kapsamında değerlendirilir. Tüketiciler, sahip oldukları yetenek, bilgi veya ürünler karşılığında işletmelerden gelir elde eder.
C2B (Tüketiciden İşletmeye)
Kullanıcı üretimi içerik, stok fotoğraf, mikro-hizmetler gibi ters yönlü akış.
Artıları: Talep odaklı esnek yapı.
Eksileri: Tutarlı tedarik ve kalite yönetimi zor olabilir.
Örnekler: Freelancer platformları üzerinden hizmet satan kişiler, hisse fotoğrafçılığı yapan profesyoneller.
D2C (Direct to Consumer – Doğrudan Tüketiciye)
D2C, özellikle son yıllarda popülerliği artan bir e-ticaret modelidir. Üretici veya marka, ürünlerini aracıları (bayiler, perakendeciler) atlayarak doğrudan kendi online mağazası üzerinden son tüketiciye ulaştırır. Bu model, markalara kar marjlarını artırma, müşteri verilerine doğrudan erişim sağlama ve marka imajını tam kontrol etme imkanı sunar.
D2C (Üreticiden Doğrudan Tüketiciye)
Aracıları atlayarak üretici → tüketici.
Artıları: Marj ve hikâye anlatımı sizde; hızlı geri bildirim.
Eksileri: Pazarlama bütçesi ve müşteri edinimi tamamen sizin işiniz.
Örnekler: Nike’ın kendi web sitesinden ayakkabı satması, bir kahve markasının ürünlerini sadece kendi online mağazasından satması.
Hangi E-Ticaret Modeli Size Uygun?
Ürün yapısı:
- Hızlı tüketim / sarf → Abonelik + B2C
- Tasarım odaklı / niş → D2C + Print-on-Demand
- Toptan / kurumsal → B2B (teklif, MİN. sipariş, fiyat kırılımı)
Sermaye ve risk:
- Düşük sermaye → Dropshipping / pazaryeri başlangıcı
- Ölçek ve kontrol → Stoklu + kendi sitesi
Lojistik karmaşıklık:
- Kırılgan/soğuk zincir → Stoklu ve kontrollü sevkiyat
- Dijital ürün → Lojistik yok, odak pazarlama
Müşteri edinme kanalı:
- Organik arama ve topluluk → D2C/dijital ürün
- Hazır trafik ihtiyacı → Pazaryeri/B2B2C
Marj ve rekabet:
- Düşük marj / yoğun rekabet → Farklılaşma, paketler, ek hizmet
- Yüksek marj / niş → Marka anlatısı, içerik ve CRM